irtibat: 0216 311 58 27 - 0541 789 65 95


  • CAMİ ESNAF VE SANATKÂRLAR DERNEĞİ BAŞKANI SN. SALİH KARADAĞ İle Röportajımız

    Sn. Salih Karadağ sizi tanıyabilir miyiz? 

    1984 Samsun doğumluyum. Yaklaşık 18 yıldır cami minaresi yapmaktayım. Bunun 8 yılı Karadeniz Bölgesi’nde ve kalan 10 yılı aşkın bir süredir İstanbul’da işimi sürdürmekteyim.

    Cami Sektöründeki sorunlar sizce nelerdir?

    Cami sektörümüzdeki sorunlardan benim gördüğüm kadarıyla en büyüğü derneklerimizin, dernek başkanlarımızın yanlış kişilerle diyaloga girmeleridir. Piyasadaki ustaları iyi tanımamaları, kime iş verip verilmeyeceğini ve iş yapan firmaları çok iyi araştırmaları gerekiyor. Şu mantık olmamalıdır: X firmasının akrabası bu işi yapıyor, firmayı ve ustayı görüp bilmeden onun bunun aracılığı ile iş verilmesi olmamalıdır.

    Dernek başkanlarının bizzat işlere gidip kendilerinin bakması, ustayı araştırması gerekmektedir. Usta ne söylerse söylesin iş ustanın aynasıdır.

    Sizler çok yakın zamanda, bizimde bir yıldır üzerine düştüğümüz, yıllardır sektörün içinden birileri olarak sizler ‘Cami Esnaf ve Sanatkârlar Derneği’ kurdunuz. Öncelikle Sektörümüz adına hayırlı uğurlu olsun. ‘Cami Esnaf ve Sanatkârlar Derneği’ni kurma fikri nasıl oluştu?

    Hüseyin Bey, 8 yıl ‘Cami Sanatkârları’ olarak bir araya geldik. Öncelikli hedefimiz kaliteli, işini düzgün yapan ve sözünü tutan arkadaşlarla bir araya gelerek böyle bir topluluk oluşturduk. Toplantılar düzenledik camilere neler kazandırabiliriz düşüncesiyle 7 yılı aştık. Resmiyete dökmek istedik. Örnek olmak ve güzel işlere imza atmak adına böyle bir karar aldık. Nasıl yaparız? Sorumluluk almak ve neler yapmamız gerektiğini bir müddet düşündük ve tartıştık ve derneğimizi kurma kararı aldık. 2 Ay oldu derneğimiz faaliyete geçti. Geçici başkan olarak başkanlık yapıyorum.

    ‘Cami Esnaf ve Sanatkârlar Derneği’ sektöre ne gibi katkılar sağlayacaktır? Derneğimizin ana faaliyet konusu ne olacaktır?

    Derneğimizin sektöre çok şeyler kazandıracağını ümit ediyorum. Öncelikle doğru ve düzgün işlerin yapılması ana amacımızdır. Merdiven altı iş yapanları piyasadan kaldıracağız. Genel hedefimiz bu sektörde ne kadar iyi insanlar varsa hepsini bir araya toplayıp, Türkiye’de genel olarak böyle bir dernek var, her bölgede, diyanette bu derneğin isminin geçmesi ve adımızı tüm dünyaya duyurmaktır.

    Sn. Salih Karadağ, merdiven altı tabirini kullandınız, sektörde gerçekten merdiven altı dediğimiz resmi olmayan firmalar mı? Resmi bir firma olupta işini vur kaç şeklinde yapan insanlar mıdır? Hangisini kastediyorsunuz?

    Her ikisi de mevcuttur. Resmi olan cami sektöründe 100 kalem varsa resmi varsa 10-15 kalemi vardır. Resmi olanı da resmi olmayanı da var. Amacımız bunları ön plana çıkarmak.

    Bugün camiyle uzaktan yakından alakası olmayıp eline bir çanta alıp, güzel broşürler bastırıp, birilerinin yapmış olduğu işlerden resimler çekerek insanlara Anadolu ve Doğu Bölgesi’nde dernek başkanlarının yanına giderek kendilerini bu işi yapıyormuş gibi çantacılık yapıp resmi ya da resmi olmayarak işi satanlar var. Amacımız bunların önüne geçmektir.

    Camilerde, cami sektöründe vergi kaçakçılığı konusunda ne düşünüyorsunuz?

    Camiyle alakalı dernekler açısından baktığımızda çokta vergi resmi yapılmadığından dolayı kaçakçılığı var yok, tartışılır orası biraz muamma.

    Sektörden gerçekten sizin gibi derneğin içindeki bazı firmalarımız gibi bazı şirketlerden şöyle şikâyetler alıyoruz: “Biz bir yere teklif veriyoruz, Teklif verdiğimiz yeri Allah’ın evi olarak görüyoruz. Allah’ın evini yönetmeye kalkan insanlar bizi, vergiye tabii olmayan insanlarla ürünümüzü, fiyatımızı kıyaslıyorlar. Bu da bizi maalesef ikinci plana düşürüyor. Burada bir nevi buna dernekler ve diyanet işleri buna çanak tutuyor” diyorlar. Böyle bir şey gerçekten var mı? Bu konuda fikriniz nedir? Varsa çözümü nasıl olmalıdır?

    Resmi yaptığımızda iş 5 lira ise resmi olmadığında 2,5 lira oluyor, buradan yola çıkarak, dernek resmiyete ve iş yaptığına değil, parası ucuz ve uygunsa buna göre yola çıkıyor. Belediyelerimiz bir takım yerler buna çanak tutuyor. Bizler ve birçok kesim ‘camidir diye, üç beş caminin, ustanın canını yakmayalım, ekmek yiyor şikâyet etmeyelim.’ mantığıyla hareket ediyoruz. Olması gereken bugün yapılan işlerde iş güvenliği yok, sigorta yok. Bunlar haliyle maliyete yansıyor. Bugün benim 10 liraya yaptığım işi 5 liraya yapıp benden daha çok para kazanıyor. Derneğin ise bu durum KDV ödemediği için işine geliyor, işi yapan kişinin iş güvenliği ya da sigortasının olmamasına çok bakılmıyor. Bizler bu durumu üç beş camide gerekli kurumlara iş güvenliği ve sigorta yok şeklinde bildirirsek, bu şekilde piyasaya yayılırsa bu durumların önlemi alınır. Bazı camilerimizde bu durum geçerli değil, bazı camiler için ön planda iş güvenliği, SSK ve senin resmiyetin, benim yarın muhatabım olmalı karşımda -bu işte beş yıl sonra ve bu iş bittikten sonra burayı x firma yaptı- şeklinde resmiyetle yaklaşıyorlar. Kim yapmış sarı çizmeli Mehmet ağa mantığıyla yaklaşmıyorlar. Resmiyetteki işler önem kazanıyor.

    Bizim derneklerimizde en büyük sıkıntı, dernekte bilinçli, sözü geçen köyün en yaşlısı kimse derneğin başına getirilmiştir. Dernek başkanı olmuştur ki dernek başkanı olmak çok zor ki bende kendi köyümün derneğinin başkanıyım. Cemaatin 3 liralık işi 5 liraya neden yaptırdın şeklindeki tepkilerine karşılık dernek başkanı da güçsüzse geri adım atmak durumunda kalıyor. Bir hayırsever geliyor, örneğin ben sizin caminizin örneği pencerelerini ben yaptıracağım. Hayırsever yalnız ustayı ben göndereceğim şeklinde yaklaştığında dernek bunu araştıramıyor.

    Gelen usta nasıl bir iş yapıyor, yapılan iş kaliteli mi kalitesiz mi, bunu saptamak için derneğin araştırmayı yapıp niteliksiz işe izin vermemesi gerekiyor. Cami sektörüyle alakalı kitapçıklar ve dergiler camilerin %80’inde mevcuttur. Dernekler internetten de yararlanabilirler. Cami Derneklerinin gerekirse dernekten bütçe ayırıp araştırma yapmalı, işi yapan kişiyi gidip yerinde görme imkânı yaratmalıdırlar ve işi ona göre  vermelidirler.

    Diyanet İşleri Başkanlığı derneklere ne gibi bir katma değer sağlar? Yaptırım gücü var mıdır? Varsa bu olumlu mudur? Katkısı yok ise olması gerekir mi?

    %80 katkısı olması gerekir ama şu anda gördüğüm kadarıyla bir katkısı yoktur. Diyanetin katkısı olması için camilerdeki gönderilen projeleri düzeltmeleri gereklidir. Proje düzeltilirse sorun çözülür.  

    Sektör, Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce camilerimiz İslamiyet’ten beri vardı. Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra hızlı bir şekilde camilerimizin sayısı da artmaya başladı. Sektör tabiri caizse üvey evlat gibi kaldı ve herkes kendi başına iş yapmaya çalıştı. Bu işlerin en tepesi Diyanet işleri Başkanlığı diyoruz ancak yaptırım ve yapı anlamında yetkisinin olmadığını tespit ettik. Bunu sizde gördünüz, sizde resmi anlamda kısa zaman öncesinde ‘Cami Esnaf ve Sanatkârlar Derneği’ni kurdunuz. Üye sayınızı arttırmaya yönelik bir eğilime gittiğinizi duyduk. Resmi üye sayınız nedir?

    Resmi olarak üye sayımız 25’tir. Ancak 35 kişilik talep var. Hedefimiz öncelikle kişinin nasıl işler yaptığını ve geçmişini araştırıyoruz, bir anda 100-150 kişi olmak istemiyoruz. Hedefimiz şu anda 30’u geçmemektir.

    Bu sektörde şu anda bizim tespit ettiğimiz 600’e yakın kişi ya da firmalar mevcut. Sizde derneği 2 ay öncesinde kurdunuz. 2017 yılındaki hedeflerinizle hangi kurallar doğrultusunda üye sayınızı arttıracaksınız?

    Öncelikle 25 kişi olan üyelerimizle yola çıkıp, üyelerimiz çevresinde sayıda sınır yok ama derneğe güvenilirliğini sağlayacak kişileri derneğe alabilmek amacımızdır. Gerçek anlamda sanat, şirket ve esnaf olabilmektir hedefimiz.

    Sizce bir cami dernek başkanı, yönetimi ya da bir hayırsever cami yapımında ihtiyaç olan bir ürünü alırken nelere dikkat etmesi gerekir? Dikkat etmeyerek ne gibi hatalar yapıyorlar?

    Öncelikle malzemenin kalitesinden ziyade maddiyat boyutuna bakılmaması gerekiyor. 5 liralık ürünle 3 liralık bir ürün aynı değildir. Malzeme kalitesi ve ustanın işinin araştırılması gerekiyor. Maddiyat son plandadır. Resmiyette olmayan bir firmadan ürün alındığında itiraz etmek, mahkemede ya da hukuken hakkını aramayabilmek çok zordur.

    Camilere para kolay toplanmıyor  ancak yapılan hataların geri dönüşümü daha büyük maddi kayıplara yol açıyor. Ürünü satın aldığımız firma çok önemlidir. 

    Son olarak, Cami Yapı Ekipmanları Fuarı hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyiz? Sizce sektörde böyle bir fuara ihtiyaç var mıydı?

    Sektörde böyle bir fuara kesinlikle, %100 ihtiyaç vardır. Belki buna zanaatkâr ve esnaf arkadaşlarımız farklı açıdan bakabilir ama dernekler açısından siz ve bu fuar olmazsa olmazdır. Çünkü ben cami sektöründe olmama rağmen bu fuara gelince caminin çok farklı işlerini gördüm ki bir dernek bunların hiçbirini bilmiyor. İyi, kötü, alternatif tüm sektörü ve işleri görme şansını buluyor sektör temsilcileri.

    Dernekler bilgi kazanıyorlar, derneklere bilinç kazandırıyorsunuz. Sektörümüze, zanaatkârlara da katkınız büyüktür. Cami Dernekleri ne kadar bilinçli olursa camiye iş yapan firmalarda o kadar kaliteli iş yapmak zorunda kalıyorlar.

    Kıymetli röportajınız için teşekkür ederiz, sektör için önemli bilgiler aktardınız. Derneğin sektörümüze hayırlı olmasını diler, çalışmalarınızda kolaylıklar dileriz.

Yorum Yaz



Yorumlar (0)

Yorum Yok
E-DERGİ
ABDURRAHMANGAZİ MAH. OSMANGAZİ CAD. NO: 123/127 KAT: 1 DAİRE: 19 SANCAKTEPE/İSTANBUL Tel : 0216 311 58 27 Gsm : 0216 311 58 27 www.camidergisi.com