Minare Hakkında Her Şey İçin Cami Yapı Ekipmanları Fuarını Ziyaret Edin!
Yüzyıllar öncesinde minare yapımı özen ve sabır isteyen bir işlemdi. Ancak günümüzün gelişen teknolojileri sayesinde minare yaptırmak artık çok kolaylaşmıştır. Günümüzde camilerde kullanılan minareler yedi bölümden oluşmaktadır. Minare inşaatına ilk olarak kürsü kısmından başlanmaktadır. Kürsü kısmı minarenin temeli olarak bilinir. Kürsü üzerine birleştirici unsur bulunduran pabuç bölümü yapılmaktadır. Pabuç bölümü kürsü ile gövde kısmını birleştirmektedir.
Minare yapımının en önemli aşamalarından biri gövde kısmıdır. Gövde kısmı minarenin uzunluğuna ve genişliğine göre kısa ve ya uzun inşa edilmektedir. Minare yapımında gövde kısmının ortasına ve ya üst bölümünde şerefe bölümü yer almaktadır. Şerefe cami müezzininin çıkarak ezan okuduğu ve Müslümanları ibadet etmeye çağırdığı bölümdür. Şerefe bölümü balkon tarzında minarenin etrafını dönen bir bilezik gibidir. Şerefe üzerine konulan bölümler ise Petek bölümü ve çatı olarak konulan külah kısmıdır. Minarenin inşaatının bitiminde külahın en üst noktasına da gümüş ve ya altın rengi bir hilal yerleştirilmektedir. Minarenin bu kısmına da Alem denilmektedir.
Minare yapı ekipmanlarını görmek için 20 – 23 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek olan Cami Yapı Ekipmanları Fuarını ziyaret edebilirsiniz. İstanbul Yeşilköy’de yapılacak Cami Yapı Ekipmanları Fuarı kapsamında bir çok minare ustası ve minare yapım şirketi bulunmaktadır. Minare yapımı hakkında daha fazla bilgi alabileceğiniz Cami Yapı Ekipmanları Fuarı, Cami yapı inşaatı hakkında bilgi almak isteyen ziyaretçiler için kaçınılmaz bir fırsat sunmaktadır.
“Onur insana yaratılışta verilmiştir. İnsan onu ya yüceltir ya da ayaklar altına alır…”
İslam inancına göre insan onurunun kaynağı, ister doğuştan ister sonradan olsun elde ettiğimiz hususlardan değil, herhangi bir ırka bağlı olmaktan, herhangi bir dili konuşmaktan değil, hakkı hakikati, adaleti, barışı kalbimizde kendi hayatımızda, kendi şehrimizde, bütün insanlıkta ve tüm dünyada egemen kılmaktır. Dillerin, ırkların, renklerin farklı olması onurun kaynağı değil, Allah’ın renkleridir. Onur insan yaratılışta verilmiştir, insan onu ya yüceltir ya da ayaklar altına alır.
Hz. Peygamber her insana değer verir, çocuklarla zaman geçirir, onlara değer verir, onların onuruna hitap ederdi. Peygamber Efendimiz, her konuda kadınlara, çocuklara, varlığa, kâinata karşı davranışımızda insan onurunu esas almamızı emrediyor. Biz, millet olarak sevgi merkezli peygamber tasavvuruna sahibiz. Sevgide sorunumuz yok önemli olan sevgiyi anlamaya yaşamaya dönüştürmek, var olan peygamber sevgisini okumak, anlamak, yaşamak.